22 Temmuz 2020 Çarşamba

modası geçmiş bir yazardan çağ dışı iyi dilek temennileri

Aloe vera'mın kökü incecik, inatla yaşıyor. Halbuki bakmıyorum,unutuyorum, gereken özeni gösteremiyorum. Küçücük odaya kapatıp, kendimi dahi unutuyorum. 

Fakat onu gördüğümde, ojeni sürdüğümde, temmuz geldiğinde, aşkın gözyaşlarına güldüğümde, hiç sahip olmadığım bir sevgilinin acısını doğradığım soğanın yaşıyla karıştırdığımda, görmemesi gerektiği halde 3ncül arkadaşların önünde ortaya çıkıp duran ısrarcı tiyatro biletlerinde, mavide, kahvede, nezakette, en güzel gülümsemelerin gülüşünde, içi gülen gözlerde, hande'de, gururumda, yalnızlığımda, yarım kalmış projelerimde, yarım kalmış yaşanmışlıklarımda, yarım kalmış yaşanamamışlıklarımda, sistematik disiplin gerektiren işlerde, politik duruş isteyen yerlerde, bazen sinema salonlarında, bazen konserlerde, bazen tiyatro salonlarında, çoğunlukla da vasat kahvehaneden bozma ama taş gibi satranç tahtası olan cafelerde, izmirin bizatihi kendisinde, sevgi kavramının merkezinde, tablolarımda, okul dedikodularında, mutlu anılarımda...
seni hep hatırlıyorum.
zaten...
hatırlamalı,
sevgiyle anmalı,
unutmamalı,
incitmemeli,
uçan memeli,
kaçan memeli,
tutan memeli,
öbürü de gelmiş, sana mutlu yaşlar dilemek için bu yersiz yazıyı yazmış,
yani ben, ayrık memeli.



bana

Seni özledim, eski beni de özledim. Eğer bir kokun olsaydı kış kalkerken topraktan ilkbahar toprağı gibi kokardın. İyileşeceksin. Yardım da...